AŞK-I MUHABBET İÇİN HOŞ GELDİNİZ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Fatiha....

Aşağa gitmek

Fatiha.... Empty Fatiha....

Mesaj tarafından Admin Perş. Mayıs 14, 2015 12:33 pm

Eûzübillâhimineşşeytânirracîm

Anlamı: Kovulmuş şeytanın şerrinden Allah’a sığınırım.

Biz kul olarak bunu söylediğimizde Allah’a sığınmak ihtiyacında olduğumuzu kabul etmiş oluyoruz.

Sığınmak, bir tehlike karşısında, eğer o tehlikeye karşı gücün yetmiyorsa, ondan daha güçlü bir varlığın gücü altında kendini emniyete almaktır. Yani sığınmanın temelinde acizlik vardır. Ancak gücü yetmeyen ve aciz olan kendine bir sığınak arar. Mesele şu ki, biz kul olarak dil ile bu cümlede acizliğimizi belirtirken eğer bunu kalbe indirmezsek yani idrak etmezsek sadece dilde kalır ve gerçek anlamına asla ulaşamaz. Mesele şu ki biz kul olarak aciziz. Nefsimizin oyununa gelip Allah’a karşı aciz olduğumuzu söyleyip, kalben acizliğimizi kabullenmeyip O’ ndan başka varlıklardan (bunlar nüfuz sahibi kişiler olabilir, paranın gücü olabilir) medet ummak bizi gerçek sevgiliden uzaklaştıracaktır. Allah bizi böyle bir gafletten muhafaza etsin.

Bismillahirrahmanirrahim. (besmele)

Anlamı: Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

Rahman: Dünyada, dost olsun düşman olsun, layık olsun olmasın, mümin olsun kâfir olsun, inansın inanmasın, bütün yaratıklara rızık ve sayısız nimetler veren demektir. Çünkü Allah yarattığı kulları hiçbir zaman mağdur etmez. Her kulunun çabasının karşılığını bu dünyada kat kat verir. Biz gayrimüslimlere bakarak onların elde ettiklerine bakarak hak din İslam iken Allah neden bunlara veriyor diye düşünüyoruz. Ya da adam dinden uzak yaşıyor inancı imanı tam değil çalıyor, çırpıyor, onu bunu dolandırıyor ama refah içinde yaşıyor ya da biz öyle algılıyoruz. Bunlara bakarak, çalışıp çaba sarf etmeden Allah’ ın dediklerini idrak etmeden Kur-an’ ı okuyup anlamadan ve onda bahsedilen şeylere uymadan yaşadığımız için, Allah’ ın rahman sıfatının gereği dünyadaki tüm insanlara rahmetini esirgemeyeceğini unutuyoruz.

Rahim: Ahirette yalnız Müslümanlara merhamet eden anlamına gelmektedir. Kur-an’ da birçok ayette gerçek salih amel işleyenlere verilecek müjdelerden bahseder. Rahim sıfatı ile Allah, Kur-an yolundan ayrılmayan kullarına vereceği mükâfatın Cennet bahçeleri olacağını bildiriyor.

Kur-an’ da da “dünya hayatını isteyenlere dünya hayatını, ahiret hayatını isteyenlere ahiret hayatını veririm. Dünya hayatını kazananların ahiret hayatında nasipleri yoktur.” Buyurmaktadır. O zaman bizler de kul olarak nasıl bir hayatı tercih edeceğiz. Bu konuda tercihi Allah bize bahşettiği cüz-i irademize bırakmaktadır.

Tercih bizim.

Fatiha’ da ilk dört ayet, Allah’ ın sıfatlarını ve onun yüceliğini anlatmaktadır. Bu dört ayetle biz Allah’a karşı nasıl davranmamız ve ona nasıl yaklaşmamız gerektiğini anlamaktayız.

Devam eden ayetlerde ise bir kul olarak Rab’ bimizden isteklerde bulunuyoruz ve ona tam teslimiyetimizi ortaya koyuyoruz.

Elhamdü lillâhi rabbil’alemin.

Anlamı: Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur.

Hamd kelime anlamı olarak “övülmek, methedilmek, yüceltilmek, ululanmak” anlamlarına gelmektedir.

Hamd; Kâinattaki yaratılmış olan, yaratılmakta olan, tüm varlıkların niteliklerinin Allah’ın tecellisi olduğu hakikatini anlatan bir kelimedir.

Biz ne yapıyoruz?

Övülmek, methedilmek, yüceltilmek Allah’a mahsustur diyoruz, arkamızı dönünce devlet adamlarını, para sahiplerini, pop yıldızlarını, artistleri, futbol takımlarını ya da futbolcuları göklere çıkarıp bunları fanatik denilecek kadar seviyoruz. Onlara ulaşıp bir kez dokunabilmek için her yola başvuruyoruz. Böylece Fatiha’nın daha ilk ayetinde çuvallıyoruz. Bu tamamen Kur-an’ ı anlayıp idrak edemediğimiz içindir ki yaşantımızı düzene koyamıyoruz.

Errahmânir’rahim.

Anlamı: O Rahman ve Rahimdir. (besmelede anlatılmıştır.)

Mâliki yevmiddin.

Anlamı: Din gününün malikidir.

Burada din gününden maksat; gelmesi mutlak olan hesaba çekileceğimiz gündür. Aynı zamanda Allah’ ın Melikliğini (Her şeyin sahibi ve hükümdarı olduğunu) kabullenmektir. O halde gerçek anlamda bizim Allah karşısında hiçbir varlığımız yoktur. Ne mal olarak ne de mevki olarak. Yani biz aslında “HİÇ” ten başka bir şey değiliz. Ama bu hiçliğin içinde, Rab’ bin, bizler üzerindeki tecellisinden dolayı çokluk ve bu çokluktan oluşan TEK lik vardı.

Yeter ki İdrak edelim.

İyyâke na’budü ve iyyâke neste’în

Anlamı: Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz.

Burada insanlar kulluğun yalnız Allah’ a yapılacağını ve yardımın da yalnızca Allah’ tan isteneceğini söylediği halde gerçekte bunun tam tersini yapıyor; Zenginliğe, lüks evlere, lüks arabalara, kadınlara, mevkiye … Kısacası dünya işlerine yöneliyor onları elde etmek için elinden gelen çabayı gösteriyor, bunun yanı sıra bu nimetleri kendisine sunan yaratıcısı aklına bile gelmiyor. Allah’ tan medet umacağına rüşvetten, torpilden, şans oyunlarında, kumardan medet umuyor. Sevgilisinden ayrılan içkiden medet umuyor, canı sıkılan sigara ve benzeri uyuşturuculardan medet umuyor. Hanımıyla bozuşan haram ilişkilerden medet umuyor. Zenginlik isteyen şans oyunlarından medet umuyor.

Kısacası Rab’ bine yalan söylüyor.

İhdinessırâtel müstâkim.

Bizi doğru yola ilet

Burada idrak edeceğimiz şey, biz ne kadar uğraşırsak uğraşalım, ne yaparsak yapalım eğer Allah istemezse doğru yolu asla bulamayacağımızdır. Yani burada da hiçliğimizi, acizliğimizi ve zavallılığımızı görmekteyiz. Bu demektir ki, biz ne yaparsak yapalım, ne plan kurarsak kuralım, Allah’ ın iradesi ne ise onu yaşarız. Onun içindir ki doğru yola gidebilmek için dahi onun nasip etmesine ihtiyacımız vardır ve bu ayette biz bunu dile getiriyoruz.

Sırâtellezîne en’amte aleyhim

O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna

O kimseler ki Allah’ ın sayısız nimetlerinde nasiplerini almış Salih insanlardır, onlar Allah dostlarıdır ve onlar nefislerini terbiye etmiş Allah’ a tam teslimiyetle sarılmış insanlardır. Allah’ tan bizim de onların yolundan gitmemizi nasip etmesi için yakarışta bulunuyoruz ki Rahim sıfatıyla inşallah o yolda olalım.

ğayrilmağdûbi aleyhim ve leddâllîn.

O gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil

Gazaba uğrayanların halleri Kur-an’ da birçok yerde geçmektedir. Aşağılığın da aşağısında, Cehennemin en derinlerinde, ıstırap ve acılar içinde kıvranan, derileri kavrulan sonra tekrar düzelip tekrar tekrar kavrulan ve ebediyen Cehennemde kalanlardı.

Allah bizleri onlardan muhafaza etsin
Admin
Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 54
Kayıt tarihi : 14/05/15
Yaş : 62
Nerden : İstanbul

https://kunfeyekun.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz