Allah Aşkı

Gönüllerini Allah aşkıyla cilâlayanlar, her an oraya bir başka güzelliğin vurduğunu görürler; her an Allah’ın sayısız güzelliklerinden birinin şahidi olurlar. Çünkü onlar Allah’ı bilenlerdir. Dünya ilimlerinin kabuğundaki nakışları bırakmış, ayne’l-yakîn (Hakk’ı görerek bilme) bayrağını yüceltmişlerdi ki bu yücelmenin sonu Hakke’l-yakîn (Hak’la Hak olma)mertebesine erip ilahi güzelliği görebilmektir.
Burada bazı ifadelerin anlamlarını açıklamakta yarar var;
İlme’l-Yakîn: BİLİŞ; Müspet ilimler ile Allah’ı bilmek ve tanımaktır. Bu bilgi kesinliği ispatlanmış olan bilgidir. Kesinliği delillerle ispat edilmeyen şeye bilgi denmez, malumat denir. Bilginin yakîn mertebesi kesin bilgidir.
Ayne’l-Yakîn: BULUŞ; Gözle görerek bilmek anlamında bilginin ikinci mertebesidir. Gözle görme ve algılama yakîn mertebesinde olursa kesinlik ifade eder. Kalbi ile Allah'ın güzelliğini bulmaktır.
Hakka’l-Yakîn: OLUŞ; Bir bilginin hakikatine erme hadisesidir. Bilgi ve marifet mertebelerinin en yükseği olan bu mertebenin de çok mertebeleri vardır. Bu bilginin de yakîn mertebesine ulaşması ile kazanılan kesin bilgidir. Bu mertebe bilgiyi yaşama, hakikatine erme ve şüpheye yer bırakmadan işin doğrusunu anlama mertebesidir.